Çok fazla klasörünüz var ya da URL'leriniz rastgele değilse bile fazladan çok var - ana hedef anahtar kelimeleriniz aslında boğulmak üzere neredeyse gereksiz hale gelecek. Neyse, şimdi Google LSI (Latent Semantic Indexing) kullanıyor - bu, tekrar eden anahtar kelimeler zaten anlamsız hale geldiği anlamına geliyor. Sedat Peker ile arasındaki suç birlikteliği, duyduğu bağlılık ve yakınlık, Olgun Peker'in; Sedat Peker'in suç örgütünü yönetirken kullandığı yöntem ve sistemi kendi kurduğu suç örgütünde de uygulamasına yol açtığı, şahsın örgüt içinde otoriteyi tek başına kendi elinde bulundurduğu, örgüt yönetici ve üyelerinin Olgun Peker'in talimatları ile hareket ettikleri, kendisine suç örgütü üyeleri tarafından Sedat Peker’e hitap edildiği gibi "Başkan, Reis" şeklinde -liderliğine ve yöneticiliğine sürekli vurgu yapılmak suretiyle- hitap edildiği, eylemlerin çoğuna doğrudan iştirak etmeyerek yöneticilere verdiği talimatlarla örgütü yönettiği, suç örgütünün devamlılığını sağlamak ve elde edilen kazancı sürekli hale getirebilmek amacıyla yönetici ve üyeleri sürekli olarak kontrol altında tuttuğu, Sedat Peker cezaevine girmeden önce başladığı futbolcu menajerliğine şahıs cezaevine girdikten sonra da devam ettiği, anlaşılmıştır.
N
Yukarıda suretleri konan mektupların içeriğinden de anlaşılacağı Olgun Peker’in Sedat Peker’e devamlı surette “baba” diye hitap ettiği, sanal bahis kendini “oğlunuz” şeklinde takdim ettiği ve bu şekilde saygısını ve bağlılığını ortaya koyduğu görülmüştür. Sadece Türkiye yerine farklı bir ülkenin tercih edilmiş olması, yasal olmayan site anlayışını ortaya çıkarmaktadır. 5 dakika sonra da şahısların radyodan gittiklerini, şahıslar gittikten sonra Mustafa Cici'nin yanına gelerek Selim Kımıl ve arkadaşı tarafından Giresunspor ve fuar ile ilgili haber yapmamaları konusunda tehdit edildiğini anlattığı, yaklaşık bir saat kadar sonra odasındayken bir takım sesler duyduğunu, konuyu öğrenmek için Mustafa Cici'nin odasına gittiğini, içeride Yavuz Akbulut, Gülcan Şahin ve Miktat Kaya ile tanımadığı 3 genç şahsın olduğunu, Yavuz Akbulut'un şahıslara hitaben "ne konuşacaksanız ancak kayıt altında konuşabilirsiniz" diyerek kendisine işaret ettiğini, bunun üzerine kendisinin odasına giderek kayıt cihazını getirdiğini, odaya geldiği esnada Yavuz, Gülcan ve Miktat'ın odadan https://theconcussionrecoverycentre.com/?p=casino-slot-giriş çıktıklarını, diğer üç genç şahsın içeride olduklarını, kendisinin odaya girdiği esnada şahıslardan bir tanesinin Mustafa Cici'ye saldırdığını, diğerinin kendisine saldırarak elinde cihaza vurduğunu, arbede yaşandığını, şahısların Mustafa Cici ve kendisini darp ettiklerini, odaya avukatların girmesi üzerine şahısların elinden kaçarak kurtulduğu, şahısların da kaçıp gittiklerini, kendisinin darp eden şahıslar hakkında davacı ve şikayetçi olduğunu” beyan etmiştir. Bu nedenle, bunların birbirleriyle alakalı olduklarından emin olun ve üst SERP'ler arasında görüntülenme şansınızı artırın. Olgun beyle görüşmüşsünüz herhalde birazcıkta gergin geçmiş konuşma", Sami: "Sonuçlar onu geriyor bizim nezdimizde gergin geçecek bir şey yok yani, bu diğer konuyla ilgili de falan konuştuğumuz bir şey vardı ya hani mantıklı davranmıyor", Neşe: "Ona tekrar bir mail yazdım bu konuyla alakalı çünkü şey bir komutan arkadaşı vardı Ahmet bey diye o da geldiğinde işte birkaç bir şey açıkladı falan o da sordurmuş ettirmiş vesaire bende aktardım bakın böyle böyle yapılacak bir şey yok şuanda da Tunus’ta” (tape:398) dendiği belirlenmiştir. Evren Kımıl 25.06.2009 günü Giresun Asayiş Şube Müdürlüğünde alınan ifadesinde;“25.06.2009 günü öğlen saatlerinde arkadaşı Aykut Aydın’ı telefonla arayarak gezmek istediğini söylediğini, Bulancak Durağında buluştuklarını, tesadüfen Samet Erdemir’in de oradan geçtiğini ve konuşmaya başladıklarını, kendisinin internete girerek Giresunspor haberlerine baktığında Mustafa Cici’nin Giresunspor maçlarını satıyor diye haber okuduğunu, Mustafa’nın yanına gidip niye böyle yazdığını konuşmaya gitmek istediğini söylediğini, Mustafa Cici’nin çalıştığı Giresun Efem Radyosuna gittiklerini, Mustafa’nın odasına girdiklerini, içeride Mustafa ile iri yarı bir adamın olduğunu, kendisinin haberlerini okuduğunu, niçin böyle yazı yazdığını sorduğunu, Mustafa’nın kendisine “ben basınım, istediğimi yazarım bana kimse bir şey diyemez” diye bağırdığını ve şahsın yerinden kalkıp kendisine yumruk salladığını, yanındaki şahsın da aldığı sandalyeyi karnına doğru vurduğunu ve yere düştüğünü, Samet’te ne olduğunu yanındaki şahsa sorduğunda şahsın sandalye ile Samet’e vurduğunu, kendisinin yerdeyken Mustafa Cici’nin kendisini tekmelediğini, bu sırada Aykut Aydın’ın odanın dışında olduğunu, kendisinin yerden kalkarak odadan kaçmaya çalıştığı sırada odanın giriş kapısında gözlüklü bir şahsın kendisine çelme taktığını ve yere düştüğünü, gözlüklü şahsın ilk geldiğinde olmadığını daha sonra geldiğini, önce Aykut’un sonra kendisinin ve daha sonra Samet’in odadan kaçıp gittiğini, kendilerini Giresun Efem’e kimsenin göndermediğini, kendi istekleri ile gittiklerini, kendilerinden daha önce ağabeyi Selim Kımıl’ın Mustafa Cici’nin yanına gidip gitmediğini bilmediğini” beyan etmiştir.
Samet Erdemir 25.06.2009 günü Giresun Asayiş Şube Müdürlüğünde alınan ifadesinde;“Evren Kımıl ve Aykut Aydın’ın kendisinin arkadaşı olduğunu, 25.06.2009 günü hep birlikte denize gitmek için G-City’nin orada buluştuklarını, Mustafa Cici’yi gazeteci olarak tanıdığını, kendisinin yazılarını okuduğunu, Giresunspor aleyhine neden yazı yazdığını konuşmak için Mustafa Cici’nin yanına gidip konuşmak istediğini arkadaşlarına söylediğini, birlikte Giresun Efem radyosuna Mustafa Cici’nin odasına gittiklerini, odada üç erkek iki bayanın olduğunu, özel bir şey konuşmak istediklerini söylediklerini, şahsında kendisine gizli saklı bir şeyin konuşulmayacağını söylediğini, kendilerinin de gizli saklı bir şey konuşmayacaklarını söylediğini, Mustafa Cici’nin de yanındakilere dönerek alaylı bir şekilde “bunlar meşhur olmaya geldiler, şunları akşama haber edip meşhur edeyim” dediğini, bu sırada Mustafa’nın yanında bulunan tanımadığı bir erkek şahsın ayağa kalkarak yanındaki sandalyeyi kaldırarak kendisine fırlattığını, koluna ve bacağına değdiğini, kendisinin de sandalyeyi yerden alarak ona vurduğunu, bu sırada Aykut’un odadan dışarıya çıktığını, bir anlık olay olduğu için Evren’in ne yaptığını görmediğini, kendisinde şahsa sandalyeyi attıktan sonra diğer şahıslarla üzerine gelmesi üzerine korkup kaçtığını, kaçarken aynı şahsın arkadan sandalye fırlattığını, diğer şahısların peşinden sert cisimler attığını, Evren ve Aykut’un kendisinden önce kaçtığını, Giresun Efeme Mustafa Cici ile görüşmek için gittiklerini, kendisini oraya kimsenin göndermediğini, Giresunspor taraftarı olarak gittiklerini, Mustafa Cici’nin kendileri ile alaylı bir şekilde konuştuğunu ve yanındaki şahsın kendisine sandalyeye fırlattığı için olay çıktığını” beyan etmiştir.
03.04.2011 günü saat:21:33’de arandığı, 2 sn. 05.04.2011 günü saat:11:46’da görüşme içeriğiyle uyumlu şekilde Abdurrahman Yakut’un M.Ulaş Ortakaya tarafından arandığı, aralarında 241 saniyelik bir görüşme gerçekleştiğinin belirlendiği, 18.04.2010 günü saat:20.00’de başlayan Karşıyaka-Giresun maçının 0-1 skorla Giresunspor lehine sonuçlandığı, Sonuç olarak Ömer Ülkü ve Abdurrahman Yakut’un, Karşıyaka’lı futbolcu Mustafa Ulaş Ortakaya üzerinden ulaştıkları bazı Karşıyaka’lı futbolcularla şike anlaşmasına varıp (bu futbolcuların kimler olduğu belirlenememiştir), 18.04.2010 günü oynanan Karşıyaka-Giresun maçının Giresunspor lehine sonuçlanmasını sağlayarak şike yaptıkları tespit edilmiştir. 03.02.2011 günü saat:09.56’da Ömer Ülkü’nün, Sami Dinç’i aradığı görüşmede; (tape:248) Sami: “Hiç bir şey yok konuşamadık detaylarını o gün geldiğinizde konuşuruz diye o gece baya hareketli geçti, Olgun başkanı falan aradım o başkanla konuştu hani hem Federasyon Başkanının hem Olgun Başkanın bir şeyi oldu katkısı oldu, onları anlatacaktım size, Federasyon başkanının da yani katkısı oldu bilginiz olsun”, Ömer: “Bu yabancıların bir aylık süre falan var diyorlardı”, Sami: “Bir aylık süre yok yok hayır aynı hiç bir farkı yok”, dendiği belirlenmiştir.
05.04.2011 günü saat:10.26’de Ömer Ülkü’nün Abdurrahman Yakut’u aradığı görüşme; Ömer: “Bu Karşıyaka’lı oyuncuyu arayacaktın”, Abdurrahman: “Aradım cebi kapalıydı,.. İletişim tespitlerine konu görüşme içerikleri tetkik edildiğinde; 31.01.2011 günü Ömer Ülkü’nün Coşkun Çalık’a “Hoca istifa etmiyor ne yapacağız” diye sorması üzerine Coşkun’un: “Taraftarları kışkırtacağız onu bir dövdüreceğiz, şu Hüseyin’le konuş güzel bi dövdürsünler, orada güzel bir dayakla olmasa saldırtalım oraya o olay öyle bitsin, gerekirse ben onu İstanbul’dan organize ettiririm onları bizim hiç haberimiz yok alakamız yok taraftarlar o işi çözsün” diyerek Bahri Kaya’ya karşı taraftarı kışkırtarak darp ettirmeye çalıştıkları, Aynı gün Olgun’un Ömer’i arayarak “Hocayı ne yaptın” diye sorması üzerine Ömer’in: “Ayrılmak istemiyor 500 bin lira para istiyor, ben sizden haber bekliyorum başkanım” diyerek Olgun’un vereceği talimat doğrultusunda hareket edeceğini söylediği, görüşme sonrası kendisine; “Hoca değişiyor mu” diye soran bir şahsa; Olgun’un: “Değiştirmeye çalışıyoruz” şeklinde cevap verdiği, Ömer’in; “Bu hocayı istifa ettiremiyoruz” diye dert yandığı Hakan Karaahmet’in; “Bu konuda Giresunlular üzerine düşeni yapar, burası ringonun ahırı değil hoca gider onda sıkıntı olmaz” diyerek Bahri Kaya’ya baskı yaparak istifaya zorlayacaklarını ima ettiği, bu süreçten yaklaşık 1 ay sonra 25.02.2011 günü Coşkun Çalık’ın Ömer Ülkü’ye “Birkaç seyirci organize edelim, ona güzel bir dayak attıralım” diyerek taraftarı kışkırtma konusunu yinelediği, Olgun Peker’in talimat ve yönlendirmesiyle, Ömer Ülkü, Coşkun Çalık, Hakan Karaahmet ve Fatih Sandal’ın taraftarı kışkırtmak suretiyle teknik direktör Bahri Kaya’ya saldırtarak istifa ettirmeye teşebbüs ettikleri ve bu amaçla şahsı tehdit ettikleri anlaşılmıştır.Akhisar, Altay düşsün Altay pardon”, Özden: “ Gözünaydın diyelim başkan işi gördünüz”, Murat: “Sende geleceksin işte buraya, hep beraber kutlayacaz burada, sizin de emeğiniz var, benim misafirimsin otobüsle geliyorsun bilet keseyim gelmiyorsan mazot ayarlayım sana”, Özden: “Paran çoksa para gönder”, Murat: “Gel geldin mi konuşuruz salı günü yapacam sana kıyak gel, burda 1-2 gün stres atarız”, dendiği belirlenmiştir. 02.05.2011 günü saat:11.56’da Faruk Güler’in Ersin Hamarat’ı aradığı görüşme; Faruk’un Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünden arandığını ve ifade vermek için çağrıldığını, ifade vermeye gidip gitmeme konusunda tereddüt ettiğini belirttiği ve “…geçen bu Emrah’ı çağırmışlardı Emrah Eren’i, Olgun Aydın Peker tehdit ettimi sizi falan filan”, konunun ne olabileceği hakkında konuştukları, Faruk: “…Giresun’daki alacak verecek işleri ile ilgili olabilir, şimdi Olgun bana tehdit mesajları falan atmıştı, bunu bilenler vardı mesela onlardan birisi daha önce Emrah’ı da çağırdı işte sizi tehdit etti mi şu oldu mu bu oldu mu, peki Olgun’la ilgili bir şey varsa mesela doğruyu söyleyeyim mi saklayayım mı yani”, Ersin: “Sende o zaman başının ağrımasını istemiyorsan deki benim bu bu konuyla hiç bir bilgim yok beni tehdit etmiyorlar, ama belki hani Olgunla alakalı bir şey olabilir…”, (tape:1109) dendiği belirlenmiştir. Evren Kımıl 25.06.2009 günü Giresun Asayiş Şube Müdürlüğünde alınan ifadesinde;“25.06.2009 günü öğlen saatlerinde arkadaşı Aykut Aydın’ı telefonla arayarak gezmek istediğini söylediğini, Bulancak Durağında buluştuklarını, tesadüfen Samet Erdemir’in de oradan geçtiğini ve konuşmaya başladıklarını, kendisinin internete girerek Giresunspor haberlerine baktığında Mustafa Cici’nin Giresunspor maçlarını satıyor diye haber okuduğunu, Mustafa’nın yanına gidip niye böyle yazdığını konuşmaya gitmek istediğini söylediğini, Mustafa Cici’nin çalıştığı Giresun Efem Radyosuna gittiklerini, Mustafa’nın odasına girdiklerini, içeride Mustafa ile iri yarı bir adamın olduğunu, kendisinin haberlerini okuduğunu, niçin böyle yazı yazdığını sorduğunu, Mustafa’nın kendisine “ben basınım, istediğimi yazarım bana kimse bir şey diyemez” diye bağırdığını ve şahsın yerinden kalkıp kendisine yumruk salladığını, yanındaki şahsın da aldığı sandalyeyi karnına doğru vurduğunu ve yere düştüğünü, Samet’te ne olduğunu yanındaki şahsa sorduğunda şahsın sandalye ile Samet’e vurduğunu, kendisinin yerdeyken Mustafa Cici’nin kendisini tekmelediğini, bu sırada Aykut Aydın’ın odanın dışında olduğunu, kendisinin yerden kalkarak odadan kaçmaya çalıştığı sırada odanın giriş kapısında gözlüklü bir şahsın kendisine çelme taktığını ve yere düştüğünü, gözlüklü şahsın ilk geldiğinde olmadığını daha sonra geldiğini, önce Aykut’un sonra kendisinin ve daha sonra Samet’in odadan kaçıp gittiğini, kendilerini Giresun Efem’e kimsenin göndermediğini, kendi istekleri ile gittiklerini, kendilerinden daha önce ağabeyi Selim Kımıl’ın Mustafa Cici’nin yanına gidip gitmediğini bilmediğini” beyan etmiştir.
Samet Erdemir operasyondan sonra Organize Şube Müdürlüğünde alınan ifadesinde;“Mustafa Cici ve Hakan Akbaş'ı neden darp ettiğini hatırlamadığını, o zaman Giresunspor taraftarı olarak, Giresunspor kulübü hakkında yanlış yazı yazıyor diye Evren Kımıl ve Aykut Aydın ile birlikte Giresun Efem radyosuna gittiklerini ve muhabbet ettiklerini” beyan etmiştir. Aykut Aydın 25.06.2009 günü Giresun Asayiş Şube Müdürlüğünde alınan ifadesinde;“25.06.2009 günü öğlen saatlerinde denize yüzmeye gideceğini, arkadaşı Evren Kımıl’ın telefonla kendisini çağırdığını, Bulancak Durağında kendisi ile buluştuğunu, Evren Kımıl’ın kendisine “benimle gel işim var” dediğini ancak nereye gittiklerini söylemediğini, daha sonra https://theconcussionrecoverycentre.com/?p=betkanyon-giriş-linki yanlarına Samet Erdemir’in geldiğini, Samet’i Evren’in çağırıp çağırmadığını bilmediğini, birlikte Cemal Gürsel Caddesine gittiklerini, oradan Giresun Efem Radyosuna çıktıklarını, birlikte radyoya girdiklerini, içeride bir bayan ve bir adam olduğunu, Evren Kımıl’ın Mustafa Cici’ye özel görüşmek istediğini söylediğini, Mustafa Cici’nin bayanı dışarıya çıkardığını ve yanında bulunan erkek şahsa “bunları kameraya çekelim, akşama haber yapalım, şöhret olsunlar” diyerek alaycı bir şekilde konuştuklarını, kendisinin daha sonra sigara içmek için merdiven boşluğuna çıktığını, içeriden kavga seslerinin geldiğini, Mustafa Cici’nin yanındaki arkadaşı Samet’e sandalye salladığını ve çekmecesinden bir şeyler almaya kalkıştığını ancak ne almaya çalıştığını görmediğini, bunun üzerine Evren Kımıl ve Samet Erdemir’in oradan kaçarak hep birlikte uzaklaştıklarını, Samet’e sandalye fırlatan şahsın kendisine de sandalye fırlattığını, bunun üzerine kendisinin de şahsa yumruk attığını, Evren’in odadan çıkacağı esnada yaşlı bir şahsın Evren’e çelme taktığını, Mustafa Cici internette Giresunspor aleyhine yazılar yazdığı için kendisiyle konuşmaya gittiklerini, kendilerini alaylı bir şekilde karşıladığı için tartışma çıktığını, oraya başkasının adamı olarak gitmediğini, kendilerini 5 kuruşluk slot oyunları kimsenin göndermediğini taraftar olarak gittiklerini” beyan etmiştir.
Selim Kımıl 25.06.2009 günü Giresun Asayiş Şube Müdürlüğünde alınan ifadesinde;“Geçmiş tarihlerde liman sahasında Aysun Karaahmet ve soyadını bilmediği Haydar isimli şahıs tarafından fuar kurulduğunu, bu fuarın işletilmesinden sorumlu olduğunu, Mustafa Cici'nin internette yazdığı yazılar nedeniyle fuarın kapatıldığı, hatta yazıları nedeniyle fuarın 2.kez açılmasını da engellediğini, bu nedenle işsiz kaldığını, geçici olarak 93.3 FM isimli radyoda çalıştığını, kendisini olumsuz etkileyen bu durumu konuşmak için Mustafa Cici ile konuşmak üzere radyoya gittiğini, yolda Özden Tütüncü'yü gördüğünü ve kendisi ile birlikte radyoya gittiğini, Mustafa'nın yanında Hakan Akbaş'ın olduğunu ve özel görüşmek için izin istediklerini, Hakan odadan çıkınca durumu anlattığını ve cezaevinde ağabeyi ve sakat kardeşinin olduğunu söylediğini, Özden Tütüncü'nün de Giresunspora zarar veren yazılar yazıyorsun dediğini, Mustafa'nın Giresun için menfaati için yazıyorum dediğini, bu konuda konuştuktan sonra oradan ayrılıp gittiğini, şahsı kimin dövdüğünü bilmediğini ve kimseye talimat vermediğini, dövecek olsa kendisinin orada da dövebileceğini, Hakan Karaahmet'in eski patronu olduğunu, Fatih Kitapçı ve Olgun Peker’i şahsen tanıdığını fakat görüşmediğini, kimseyi tehdit etmediğini ve darp etmediğini, kimseye de talimat vermediğini” beyan etmiştir. Abdurrahman Yakut ise Mustafa Ulaş ile transfer konusunda görüştüklerini beyan etmiştir.
Similar News:
bahis tv https://www.wellingtonhomehealthcare.com/kypuhxgox2w internet casino playson slot oyunları
More reviews will be posted here soon. Please check back next time.